İçeriğe geç

Bugatti hangi marka üretiyor ?

Bugatti Hangi Marka Üretiyor?

Hadi, hep birlikte bir soru soralım: Bugatti hangi marka üretiyor? Evet, bu soruyu birçoğumuz bir kez olsun düşündük. Düşünmemek de elde değil tabii, çünkü Bugatti denince akla hız, lüks ve cepten büyük bir çöküş geliyor. Ama biz aslında bu soruyu sadece eğlenceli bir şekilde tartışmak istiyoruz, biraz eğlence, biraz bilgi, biraz da kendi kendimize gülelim.

Bugatti, Ve O Farklı Dünya

Şimdi, hemen hızlıca cevaplayalım. Bugatti, Volkswagen Grubu tarafından üretiliyor. Evet, yanlış duymadınız. O muazzam, göz alıcı, adeta uzaya fırlayacakmış gibi duran Bugatti’yi aslında Almanya’dan gelen Volkswagen markası üretiyor.

İlk başta bu bana biraz tuhaf geldi, “Volkswagen mi? O arabalar bana sürekli araba kiralayan babaların arabası gibi geliyor” diye düşündüm. Sonra fark ettim ki, aslında Volkswagen sadece “Çok iyi bir iş yapıyor” demek istiyor.

İç Sesim:

“Baba, Bugatti’yi yapan Volkswagen! Hadi ya! O kadar zengin olamam, ama hayalini kurabilirim!”

İşte bu düşünce beni Bugatti’nin ne kadar muazzam bir araç olduğunu daha derinden düşündürmeye sevk etti. Sonuçta Volkswagen, her seviyedeki arabayı yapabilecek kadar geniş bir yelpazeye sahip ve “Bugatti”yi de o dünyaya dahil etmiş.

Lüks Arabalar: Sadece Fiyat Değil, Yaşam Tarzı

Peki, Bugatti’yi tasarlamak kolay mı? Tabii ki değil. Yani, oraya tıkır tıkır bir motor koymak falan değil, gerçekten bir sanat eseri yapmak gibi bir şey bu. Hani Bugatti’ye bakarken “Bunu sadece bir araba olarak görmek haksızlık” demek bile mümkün. Zaten Bugatti sahibi olan insanlar da bunu çok iyi bilir.

Bir gün, eski arkadaşım Mehmet’le bir kafede otururken, “Bugatti mi alalım, yoksa ev mi?” diye muhabbet ediyorduk. O kadar ciddiydi ki, arada kaybolan o 4 saati hiçbirimiz fark etmedik. Ama tabii gerçek dünya var: Bugatti’nin fiyatı gerçekten, “Yok ya, biz zaten elma alacak kadar bile paramız yok, nasıl olacak bu iş?” dedirten cinsten.

Mehmet:

“Abi, Bugatti alalım mı ya? Ya da belki ev? Hangisini alalım? Şu an ikisi de aynı fiyat gibi.”

Ben:

“İyi de, ev alırken ‘Beyazlar’ diyorlar, Bugatti alırken ‘Beyazlar’ değil, ‘Ayakkabılar’ konuşuyor, Mehmet…”

Ama esprinin ardında önemli bir nokta var: Bugatti, sadece arabaların en pahalısı değil, aynı zamanda lüksün ve prestijin simgesi. Eğer bir Bugatti’ye sahip oluyorsanız, hayatta büyük bir hedefi yakalamışsınız demektir.

Volkswagen’in Gizli Kahramanı: Bugatti’nin Sahneye Çıkışı

Tabii, bugüne kadar Bugatti’nin neredeyse tamamen halktan uzak olduğu bir dünyada yaşamışken, Volkswagen’in onu satın alması, adeta bir sinema filmi gibi. Volkswagen, aslında Bugatti’yi 1998 yılında satın aldı ve bir anlamda “hızlı ve tutkulu” bir hikayenin kapılarını araladı. Şirketin gelişim süreci, biraz da hızlı arabaların geliştirilmesi gibi oldu.

İç Sesim:

“Evet, şu an biraz daha ünlü bir marka ile ilgili bilgi paylaşıyoruz. Bu yazıyı okumak, belki de Bugatti’ye sahip olma hayalini kurmanın tek yolu!”

Volkswagen’in Bugatti’yi satın almasıyla, markanın üretim sürecindeki tüm mühendislik mükemmeliyetini, Bugatti’nin estetik ve hızla harmanlaması başladı. Bugatti Veyron ve Chiron, bu dönemde doğan otomobiller. Bu arabalar, hız ve tasarımın zirve noktası olarak kabul ediliyor.

Bugatti’nin Hızına Yetişebilmek Mümkün Mü?

Gerçekten, hız ve tasarımın birleşimi olan bir araç için konuşuyoruz. Hani bir Bugatti’yi düşündüğünüzde gözünüzde şimşek gibi geçen bir şey canlanıyor. “Bunu almak için kaç yılımı harcarım?” diye düşündüm geçen gün. Bazen gerçekten aklım duruyor. Yani, sadece 1 dakikalık hız keyfi için hayatını ne kadar değiştirebilirsin?

Ben:

“Bugatti alırsam, ben de hızımı artırırım, sanırım!”

Ama tabii, hayatın gerçeği şu ki, arabanın hızı ne kadar yüksekse, trafik de o kadar kalabalık oluyor. Ne de olsa, Bugatti’yi alırsan, o arabayı sadece 2-3 kere gaza basarak değil, sürekli viteste tutarak kullanman gerekecek.

Arkadaş:

“Ama, abicim, gaza basman bir saniye sürse, zaten o kadar hızı yakalamış olursun ki, gitmiş olursun zaten!”

Evet, kesinlikle. Bugatti’nin hızını anlamadan, onunla ilgili derin düşüncelerle zaman harcıyoruz. Yine de, şunu söylemeden geçemem: Bugatti’nin tasarımı öyle bir şey ki, insan sırf ona bakmak için bir ömür harcar.

Sonuç: Volkswagen’in Gizli Yıldızı

Özetle, Bugatti aslında sadece hız değil, aynı zamanda Volkswagen Grubu’nun çok başarılı bir yan ürünü. Bu şık, zarif, lüks araçlar, Volkswagen’in mühendislik ve tasarım harikasını gözler önüne seriyor. Kim derdi ki, o eski klasik Volkswagen arabalarının ardında bu kadar muazzam bir hız canavarı yatıyor?

Eğer bir gün Bugatti sahibi olursak, belki hızla geçeriz ama bir yandan da düşeriz. Çünkü her şeyin bir bedeli var, değil mi? Ama şunu unutmayın: Bugatti, Volkswagen’den gelir, ama hız için bir ömür gerekebilir!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

orl.com.tr Sitemap
betcivdcasinoilbet casinoilbet yeni girişeducationwebnetwork.combetexper.xyzm elexbetcasibom