Hayır Duası Ne Demek? Felsefi Bir Bakış Felsefe, insanın dünyayı anlama çabasıdır. İnsanlar, yaşamlarını anlamlandırmaya çalışırken, kavramların derinliklerine inmek, duygularını, düşüncelerini ve inançlarını sorgulamak isterler. Hayır duası da, insanın manevi dünyasında derin izler bırakacak, aynı zamanda toplumsal ve bireysel yaşamı etkileyen bir kavramdır. Bu dua, genellikle insanların bir şeyin kötü olmasını engellemeye yönelik dilekleridir. Ancak, hayır duasının anlamı, sadece bir istekten çok daha fazlasıdır; etik, epistemolojik ve ontolojik düzeylerde de oldukça derin bir anlam taşır. Bu yazıda, hayır duasının felsefi yönlerini irdeleyecek ve bu kavramı daha geniş bir perspektiften tartışacağız. Hayır Duası ve Etik: İyi ve Kötü Arasındaki Çizgi Etik,…
8 YorumEtiket: bir
İzansız Anlamı Nedir? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü ve Eğitimdeki Yeri Bir Eğitimcinin Perspektifinden: İzansızlık ve Öğrenme Eğitim, sadece bilgi aktarmakla kalmaz; insanları dönüştüren, bilinçli düşünme yeteneklerini geliştiren ve toplumlara katkı sağlayan bir süreçtir. Öğrenme, her bireyin hayatında büyük bir rol oynar, ama bazen bu süreçte eksik kalan ya da göz ardı edilen bir kavram vardır: İzan. Bu yazıda, “izansız” olmanın anlamını ele alacak ve öğrenme sürecinde izanın neden önemli bir yer tuttuğunu keşfedeceğiz. Öğrenmenin ve insanın gelişmesinin temelini daha iyi anlayabilmek için önce izansızlığın ne demek olduğunu, sonrasında ise bireysel ve toplumsal etkilerini inceleyeceğiz. İzansız olmak, bir kişinin bilgiye sahip olmasına…
8 YorumArapça “ʿizzet” Ne Demek? Tarihsel ve Kavramsal Arka Plan Arapça kökenli ʿizzet (عِزّ) kelimesi, klasik sözlüklerde “üstünlük, onur, şeref, değer” gibi anlamlarla tanımlanır. :contentReference[oaicite:0]{index=0} Özellikle İslam tefsir literatüründe, bu kelime “alçalmaya engel olan, değerli olma durumu” biçiminde ifade edilir. :contentReference[oaicite:1]{index=1} Kur’an’daki kullanımında ise, bu kavram hem olumlu bağlamlarda (Allah’a, peygambere, müminlere ait izzet) hem de olumsuz bağlamlarda (kibirli, inatçı kimselerin sahte izzeti) görmek mümkündür. :contentReference[oaicite:2]{index=2} Bu tarihsel arka planla birlikte ʿizzet, yalnızca bireysel bir değer değil; sosyal hiyerarşiler, köken, güç, statü gibi unsurlarla da iç içe geçer. Kelime Kökeni ve Dilsel İnceleme Sözcük Arapça kök “ʿ‑z‑z” (ع‑ز‑ز) üzerine kurulur. Kök…
4 Yorumİleti Yönetim Sistemi Kimin? Güç İlişkileri ve Toplumsal Düzen Üzerine Siyasi Bir İnceleme Güç, toplumsal düzeni şekillendiren en önemli etkenlerden biridir. Bir siyaset bilimci olarak, toplumların yapılarını, kurumları ve ideolojileri nasıl şekillendirdiğini her zaman merak ettim. Toplumların güç dinamiklerini anlamak, sadece bireylerin politik kararlar üzerinde etkili olmalarını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda devletin ve diğer toplumsal aktörlerin kontrolü nasıl ele geçirdiğini ve bu gücü nasıl yönettiğini de gözler önüne serer. İleti yönetim sistemi, bu bağlamda kritik bir rol oynar. Peki, bu sistemi kim kontrol ediyor ve nasıl kullanıyor? Bu yazı, iletişim araçları, iktidar ilişkileri ve toplumsal katılım arasındaki kesişim noktalarını inceleyecek.…
4 Yorumİhracatta Navlunu Kim Öder? Felsefi Bir Bakış Açısıyla İhracatın Temel Sorunsalı Birçok insan, ihracat dünyasına dair ilk defa karşılaştığında navlun gibi terimlerle karşılaştığında, bu kavramları basit ticari unsurlar olarak görebilir. Ancak, bu meselenin felsefi derinliklerine inildiğinde, aslında bir takım etik, epistemolojik ve ontolojik soruların arkasında durduğumuzu görürüz. İhracatta navlunu kim öder sorusu, sadece ticari bir sorun olmanın çok ötesindedir. Bu yazı, ihracat ve navlun kavramlarını felsefi bir bakış açısıyla irdeleyerek bu soruyu daha derinlemesine tartışmayı amaçlamaktadır. Etik Perspektif: Kim Hak Ediyor? İhracatta navlun ödemek, yüzeysel olarak basit bir ticari yükümlülük gibi gözükse de, etik açıdan farklı bakış açıları doğurur. Navlun,…
6 YorumYasal Olarak İmza Nasıl Olmalı? Felsefi Bir Bakış İmza: Kimlik, Etik ve Bilgi Arasındaki Köprü Bir filozof olarak, dünya üzerinde her şeyin belirli bir anlamı, değeri ve işlevi olduğu düşüncesine sahibim. İnsanlar, toplumlarında sosyal ve hukuki anlaşmaları şekillendirirken, bir imzaya başvururlar. Ancak, bu basit görünen eylemin altında çok daha derin felsefi anlamlar yatar. İmza, sadece bir adımdan ibaret değildir; kimliğimizin, değerlerimizin ve inançlarımızın somut bir temsilidir. Yasal bir bağlayıcılığı olan bir imza, yalnızca bir onay değil, aynı zamanda etik, epistemolojik ve ontolojik bir sorumluluğun da göstergesidir. Peki, yasal olarak imza nasıl olmalıdır? İmzanın hukuki, etik ve felsefi boyutlarını derinlemesine inceleyerek,…
8 YorumOrjinal Baskı Nedir? Toplumsal Yapıların ve Kültürel Pratiklerin Bir Yansıması Bir araştırmacı olarak, toplumsal yapıların ve bireylerin etkileşimlerini anlamak her zaman ilgi duyduğum bir konu olmuştur. Bu etkileşimler, yalnızca insanlar arasındaki ilişkiyi değil, aynı zamanda kültürel üretimlerin nasıl şekillendiğini de anlamamıza yardımcı olur. Orjinal baskı, bu kültürel üretimlerin bir örneği olarak, sadece sanatsal bir değer taşımakla kalmaz; aynı zamanda toplumsal normların, cinsiyet rollerinin ve kültürel pratiklerin bir yansımasıdır. Orjinal baskı nedir? Sadece bir sanat formu mu, yoksa toplumsal ve kültürel anlamlar taşıyan bir araç mı? Bu sorulara cevap ararken, orjinal baskının toplumsal yapılarla olan ilişkisini ve nasıl bir kültürel ifade…
8 YorumPKK Kurucusu Kimdir? Siyaset ve Güç İlişkileri Üzerine Derin Bir Analiz Güç İlişkileri ve Toplumsal Düzen Üzerine Bir Siyaset Bilimci Bakışı Güç, toplumsal düzenin en temel yapı taşlarından biridir ve siyaset biliminde her şeyin merkezinde yer alır. Bir toplumun yönetim biçimi, devletin kurumları, ideolojiler ve vatandaşlık anlayışı, güç ilişkileri üzerinden şekillenir. Bu ilişkiler, toplumsal yapının ve bireylerin hakları, özgürlükleri ve katılım biçimlerini etkileyerek, bazen toplumda derin kırılmalara yol açabilir. Bu kırılmalar, bazen radikal hareketlerin doğmasına zemin hazırlar; bunlardan biri de, 1980’lerin başlarında Türkiye’de kurulan PKK (Kürdistan İşçi Partisi) hareketidir. PKK’nın kurucusu ve lideri, Abdullah Öcalan’dır. Ancak Öcalan’ın liderliği yalnızca bir…
2 Yorum